Ev sahibi ve kiracılar dikkat! Çok Önemli Uyarı! Herkesi ilgilendiriyor!

Ev sahibi ve kiracıları yakından ilgilendiren gelişme! Kiralarda hızlı yükseldi, İstanbul’da fiyatlar üç katına kadar ulaştı.

Hem ev sahipleri hem de kiracılar için flaş uyarılar art arda geldi. Tahliye hakkı ile ilgili kritik beşi yıl detayı ortaya çıktı. Kiralar, ortalama bir ev için 4 bin TL bandında seyrederken, yeni yapılarda ve markalı projelerde bu fiyat 10 bin TL’nin üzerine çıkıyor. Ev sahipleri kiralara fahiş zam yapmak amacıyla kiracılarını çıkarmak istiyor. Peki kiracılar bu durumlarda ne yapmalı? Ev sahibinin tahliye hakkı bulunuyor mu? Tahliye taahhüdünde kiracının belli bir tarihte evi boşaltmayı yazılı olarak taahhüt ettiğini hatırlatan uzmanlar, “Şayet bu sözleşmeye uygun şekilde davranılmadıysa, mülk sahibi kira sözleşmesini, bir ay içinde dava açmak suretiyle sona erdirebilir” uyarısında bulundu. ‘Kira tespit davası’ açma hakkına vurgu yapılan açıklamada, mahkemenin bölge rayiçlerine göre kiracıya yüzde 10 hakkaniyet indirimi uygulayabileceği ve 10 yıllıktan fazla ise hakkaniyet indiriminin yüzde 20’ye çıkabileceği belirtildi.

Ev kiraları zamları gündemden düşmüyor, ev sahibi ve kiracılar için uyarılar art arda geliyor. Artan döviz kuru ve pandemi ile yaşanan zamlardan en fazla etkilenen grup kiracılar oldu. Özellikle İstanbul’da fiyatların semtlere göre farklılık gösterdiği kiralık dairelerde fiyatlar katlandı. Bu durumu fırsata çevirmek isteyen ev sahipleri ise kiracılarını çıkarmanın yollarını arıyor. Sektör temsilcileri ise tahliye taahhüdüne vurgu yapıyor.

İstanbul ve büyük şehirler başta olmak üzere ülke genelinde ciddi anlamda kira artışları yaşanıyor. Güncel kiralardaki yükseliş oranı, İstanbul’da kimi semtlerde son 12 ayda üç katına kadar ulaşmış durumda. Böylece eski kiracılar, güncel rakamlara göre avantajlı fiyatla oturuyor gibi gözüküyor. Özellikle İstanbul’da kiralar, ortalama bir ev için 4 bin TL bandında seyrediyor. Merkez ilçelerde, yeni yapılarda ve markalı projelerde ise kiraların 10 bin TL’nin üzerine çıktığı görülüyor.

Yaşananlar hem mülk sahiplerini hem de kiracıları ciddi anlamda düşündürüyor. Ev sahipleri, güncel kiralara bakarak o rakamları talep etmek istiyor. Kiracılar ise kanuni hakları olan, 12 aylık ortalama Tüketici Fiyat Endeksi’ne göre kira artışlarının belirlenmesini istiyor.

Avukat Zeki Arıtürk “Burada güncel kira elde etmek isteyen mülk sahiplerinin önünde iki seçenek duruyor. Bunlardan ilki, 5 yıl bittikten sonra ‘kira tespit davası’ açma hakkı… Bu dava sonucuna göre kira miktarı, rayiç bedele yaklaşabilir. Ancak bu davalar uzun da sürebilir. Ve mahkeme, bölge rayiçlerine göre kiracıya yüzde 10 hakkaniyet indirimi uygulayabilir. 10 yıllıktan fazla ise hakkaniyet indirimi yüzde 20’ye çıkabilir. Mülk sahibinin bütün bunları dikkate alması gerekir.

Kira bedeli gerçekten çok düşük kaldıysa bu yola başvurmak mantıklı olabilir. İkinci seçenek olarak da mülk sahipleri, 10 yıl ve daha uzun süre ile oturan kiracılarını tahliye etme hakkına sahipler. Burada da üç ay önceden ihtar göndermek şartı ile mülk sahipleri, herhangi bir haklı gerekçe göstermeksizin kiracılarından anahtarı isteyebilir” diye konuştu.

Kiraların artış trendinde olduğu bu dönemde tahliye taahhüdünün sıkça başvurulan bir yöntem olduğunu belirten Avukat Zeki Arıtürk “Burada kiracı, belli bir tarihte evi boşaltmayı yazılı olarak taahhüt ediyor. Şayet bu sözleşmeye uygun şekilde davranılmadıysa, mülk sahibi kira sözleşmesini, bir ay içinde dava açmak suretiyle sona erdirebilir. Önemli olan husus, tahliye taahhüdünün düzenleme tarihinin, kira sözleşmesinin başlangıç tarihinden önce veya kira sözleşmesinin başlangıç tarihi ile aynı olmamasıdır.

Aksi durumda Yargıtay, kiracının, taahhüdü vermekte iradesinin sakatlandığını kabul ederek geçersiz saymaktadır. Boş tahliye taahhüdüne imza atılması ise, evrakın geçerliliğine etki etmemektedir. Taahhüdü verecek kişi evli ise, Medeni Kanun hükümleri uyarınca eş rızası da alınması gerekmektedir. Aksi durumda verilen taahhüt geçersiz olmaktadır” dedi. Avukat Zeki Arıtürk; kendi kullanımı için de mülk sahibinin evi tahliye edebileceğini ancak bunun için zorunluluk hâlini de ispatlamak zorunda olduğunu vurguladı.

Avukat Arıtürk “Evin yeniden inşası veya imarı sebebiyle kullanımının imkânsız hâle gelmesi ve konutun amacına aykırı kullanımı hâlinde de tahliye şartları oluşabilir” ifadelerini kullandı.

 

Proje Bilgi Formu

Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.

    Önceki yazıRadisson, Türkiye’de 50 otele ulaşmayı hedefliyor!
    Sonraki yazıBenesta Acıbadem’de ön satışlar başlıyor!