İnşaat üretimi için kapasite yeterli mi?

Deprem bölgesinin yeniden inşası, konut kampanyaları, İstanbul’daki riskli binaların depreme karşı yenilenmesi… İnşaat sektörünü önümüzdeki dönemde yoğun bir çalışma takvimi bekliyor. Akıllardaki soru şu: Sektör kapasite olarak bu çalışmaları karşılayabilecek mi? Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Başkanı Yavuz Işık, beton, çimento, çelik gibi malzemelerin üretimi ve kapasiteleri hakkında detaylı bilgiler vererek sektördeki son durumu anlattı

11 ili etkileyen deprem felaketinin ardından yaraların sarılması için çalışmalar başladı. Bölgede yıkılan binaların yeniden yapılması için harekete geçildi.

Deprem bölgesinde yapılacak konutların dışında, orta gelirli ve dar gelirli vatandaşlar için yürürlüğe sokulan iki kampanya ile İstanbul’un beklenen depreme hazırlanması için yapılması gündemde olan çalışmalarla inşaat sektöründe ciddi bir yoğunluk yaşanacak.

“139 BİN BİNADAKİ 458 BİN BAĞIMSIZ BÖLÜM ‘YIKIK, ACİL YIKILACAK VE AĞIR HASARLI”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 21 Şubat’ta Osmaniye Afet Koordinasyon Merkezi’nde yaptığı konuşmada, “Şimdiye kadar deprem bölgesindeki illerimizde 4 milyon 223 bin bağımsız bölümden oluşan 1 milyon 123 bin binanın incelemesi yapıldı. Bunlardan 139 bin binadaki 458 bin bağımsız bölümün ‘yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı’ olduğu tespit edildi” diyerek son durumu anlattı.

“Tıpkı şehir merkezlerimiz gibi köylerimizi de bir yıl içinde ayağa kaldırmayı hedefliyoruz” diyen Erdoğan, “Bu kapsamda ilk etapta Osmaniye’de 1361, Adana’da 701, Adıyaman’da 8 bin 21, Diyarbakır’da 2 bin 927, Elazığ’da 386, Hatay’da 14 bin 141, Kahramanmaraş’ta 12 bin 135, Kilis’te 1002, Malatya’da 17 bin 990, Şanlıurfa’da 2 bin 54, Gaziantep’te 9 bin 130 olmak üzere, toplamda 70 bin köy evimizi, ahırıyla, bahçesiyle, parkıyla, kendi özgün mimarisine uygun şekilde yaparak, hak sahiplerine teslim edeceğiz. Böylece sadece mart ayında 200 bini konut ve 70 bini köy evi olmak üzere, toplam 270 bin vatandaşımızı, ailesiyle birlikte ev sahibi yapmak için ‘Bismillah’ demiş olacağız. İlerleyen günlerde, diğer konutlarımızla ilgili müjdeleri, milletimizle paylaşmayı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

İLK EVİM VE YENİ EVİM KAMPANYALARI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dar gelirli vatandaşlara yönelik ‘İlk Evim’ kampanyasında 25 Ekim 2022’de atılan ilk temel için düzenlenen törende ise “İnşallah söz verdiğimiz şekilde 2 yıl içinde 250 bin konutluk ilk etabı, 2028’e kadar da 500 bin konutun tamamını bitirip hak sahiplerine teslim edeceğiz” açıklamasını yapmıştı. Orta gelirli vatandaşlar için yürürlüğe sokulan ‘Yeni Evim’ kampanyasında ise 2023 yılı için 100 bin talebin gelmesi bekleniyor.

İSTANBUL’UN DEPREME HAZIRLANMASI
İstanbul’da ise yapılacak çalışmalarda rakamlar çok net değil. İBB’nin yayınladığı “İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul İli Olası Deprem Kayıp Tahminlerinin Güncellenmesi Projesi”ne göre İstanbul’da 1 milyon 166 bin bina bulunuyor. 7,5 büyüklüğünde olası bir depremde binaların yüzde 17’sinin yani 194 bin binanın orta, ağır ya da çok ağır hasar alması bekleniyor. İBB’nin verilerine göre; İstanbul’daki binaların yüzde 70’i 2000 yılından önce yapıldı. 817 bin bina, 2000 yılındaki deprem yönetmeliğine göre inşa edilmedi. Bu binaların ne kadarının ne kadar sürede yenileneceğiyle ilgili elimizde net bir rakam bulunmuyor.

THBB BAŞKANI IŞIK, KONUT SEKTÖRÜNDEKİ KAPASİTEYİ DETAYLARIYLA ANLATTI
İnşaat sektörünün bu yoğunluğa nasıl cevap verebileceği ile ilgili Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Başkanı Yavuz Işık’a danıştık. Işık, inşaat sektörünün kapasitesini ve yaşadıkları sıkıntıları dile getirdi.

THBB Başkanı Yavuz Işık, sektörün önümüzdeki dönemde yapacağı işlerle ilgili şu ifadeleri kullandı:

“Depremden önce açıklanan 2 tane önemli proje var. Sosyal konut anlamında dar gelirli vatandaşlarımız için toplam 500 bin konut 5 yıl içinde yapılacak, ilk 2 yılda 250 bin konut tamamlanacak. Hatta 5 milyonun üstünde de talep var. Öbür taraftan orta direk grubuyla ilgili 100 bin konutluk bir proje var. Akabinde deprem oldu, çok büyük bir felaket. Orada ilk rakamlara göre 110 bin civarında bina yıkılmış veya ağır hasarlı, orta hasarlı bile değil. Cumhurbaşkanımızın açıklaması var, diyor ki: ‘Biz hiç güçlendirme yapmayacağız, orta hasarlıları yeniden yapacağız.’

Şimdi bütün bunları üst üste koyduğumuz zaman bir de İstanbul var tabii. İstanbul gerçeğinde bir rakama göre 1 milyon 160 bin, bir rakama göre işte iş yerlerini saymıyorlar, saydıkları zaman neredeyse 1 milyon 400 bine dayanan bir bina stoku var. Bu stok envanterinde yapılan çalışmalarda 500 bin civarında bina 2000 yönetmeliğinden sonra yapılmış. 817 bin rakamı 2000 yılından önce yapılan yapı denetim ve deprem yönetmeliğinin dışındaki binalar.

“İSTANBUL’DA TESPİT ÇALIŞMALARI ÇOK RASYONEL YAPILAMADI”
Bu binalardaki hasar tespit çalışmaları maalesef çok rasyonel yapılamadı. Çünkü vatandaş evine deprem performans analizi yaptırmıyor. ‘Ben bu konuta çürük raporu verirlerse nereye taşınacağım, ben 3 ay içinde 60+30 günde nereden ev bulacağım’ diyor. ‘Ondan sonra ben nasıl bir finansman bulacağım’ diyor. ‘Emsal artışı olmazsa yeni imar hakları olmazsa, binaları şişmanlatıp genişletmezlerse nasıl müteahhit bulacağım’ diyor. Diyor, diyor, diyor…

“MARMARA DEPREMİNDEN SADECE İSTANBUL ETKİLENMEYECEK”
Sonuç itibari ile muhtemel bir Marmara Denizi’nin içindeki deprem sadece İstanbul’da değil aslında, orada göreceli olarak Tekirdağ çok net o işten etkilenecek, Kocaeli etkilenecek, Yalova, Bursa etkilenecek, Çanakkale etkilenecek, hatta Bursa etkilenecek, Balıkesir etkilenecek. Dolayısıyla Marmara Denizi’ne kıyısı olan birçok şehirde kentsel dönüşümle ilgili veya deprem performansı yüksek binalara ihtiyacımız var. Depreme direnç gösterebilecek binalara ihtiyacımız var.”

“BETON ÜRETME KAPASİTESİ 200 MİLYON METRE KÜP, ÜRETİLEN 105 MİLYON METREKÜP”
Yavuz Işık, başta beton ve çimento sektörü olmak üzere inşaatlarda kullanılacak malzemelerin kapasite ve kullanım durumuyla ilgili şöyle konuştu:

“Şimdi siz kapasitemizi soruyorsunuz… Türkiye’deki toplam beton kapasitesi 200 milyon metreküptür. 2017’den sonra da 100 milyon metreküp civarında beton üretiyoruz. 2019 bu işin dışında, orada 77 milyon metreküp beton ürettik. Yani kapasitemizin yarısı kadar üretiyoruz.

“ÇİMENTODA KAPASİTE 120 MİLYON TON, ÜRETİLEN 80 MİLYON TON”
Bu böyleyken betonun bileşenleri var; çimento, agrega, kimyasal katkılardan oluşuyor. Burada en önemli husus çimento. Çimentonun da 120 milyon ton kapasitesi var. Betonu metreküp olarak söylüyorum, 200 milyon metreküp kapasite, şu anda üretilen 105 milyon metreküp. Çimentoda 120 milyon ton kapasiteye karşı 80 milyon ton da ortalama üretimleri var.”

“AGREGAYLA İLGİLİ SORUNUMUZ VAR”
Işık, çimento ve beton konusunda sıkıntı yaşanmayacağını ancak betonun üretiminde kullanılan agrega konusunda üretimin azaldığını ifade ederek şunları söyledi:

“Yani çimento noktasında bir sıkıntı yok, betonu üretme noktasında da bir sıkıntı yok. Çünkü kapasite kullanma oranımız yüzde 50. Ama agregayla ilgili sorunumuz var. Agrega olmadan beton olmaz, betonun hacimsel olarak yüzde yetmişini oluşturuyor. Agrega eğer stabil olmazsa, dayanıklı olmazsa iyi beton yapamıyorsunuz. Depreme dayanıklı, sürdürülebilir beton üretemiyoruz. O noktada İstanbul’un çok büyük sıkıntısı var. İstanbul’un özellikle Avrupa yakasında depreme dayanıklı agrega ocağı çok az. 11 ili etkileyen bölgede de agrega ocaklarının kuantatif ve kalitatif üretimini bilmiyorum.

Proje Bilgi Formu

Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.

    Önceki yazı“DASK Bilinci için Acil Seferberlik Başlatalım”
    Sonraki yazı”Evim Yuvan Olsun” kampanyasına başvurular 5 bini aştı