Yapı Kayıt Belgesi İptali ve Dava Süreci

İmar Barışı, vatandaş ile devletin uzlaşması suretiyle, ruhsatsız ve ruhsat eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınmasını sağlayan bir süreçtir. İmar barışı sürecinde, başvuru sahiplerine verilen belge, yapı kayıt belgesidir. Avukat Elifnaz Özer’in Yapı Kayıt Belgesi ve dava süreci hakkındaki yazısı…

Yapı kayıt belgesi, İmar Kanunu’nun Geçici 16. Maddesi kapsamında belirli şartları sağlayan ve normal şartlarda imar mevzuatına aykırı durumda olan yapılara Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilen kayıt belgesidir. Bu belge, 31.12.2017 tarihinden önce yapılmış yapılar için, kişilerin başvurusu üzerine düzenlenir.

Yapı kayıt belgesi ’başvurucunun beyanına’’ dayanır. Başvuru konusu yapı ile arsasının mülkiyet durumu, sınıfı ve grubu ve diğer hususlar, bu sisteme, yapı sahibinin beyanına göre kaydedilecektir. Yapının kullanım amacına yönelik olan Yapı Kayıt Belgesi, su, elektrik ve doğalgaz hizmetlerinin sağlanmasına yönelik haklar ve imkanlar tanır. Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili olarak, İmar Kanunu ve Boğaziçi Kanunu’na istinaden verilen yıkım kararları ve tahsil edilemeyen idari para cezaları iptal edilecektir.

İmar Barışından Yararlanmanın Şartları

Yapının imar barışından faydalanabilmesi için,  inşasının 31.12.2017 yılından önce tamamlanmış olması, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na veya bakanlığın yetkilendirdiği kurum ve kuruluşlara 31.10.2018 tarihinden önce başvurulmuş olması ve 31.12.2018 tarihine dek yapı kayıt bedelinin ödenmesi gerekmektedir.  Bu şartların yanında ilgili yapının İmar Kanunu Geçici Madde 16’de belirtilen istisna yapılar kapsamında olmaması gerekmektedir. Bu istisna yapılar;

  • Üçüncü kişilere ait özel mülkiyete konu taşınmazlarda bulunan yapılar,
  • Hazineye ait sosyal donatı için tahsisli araziler üzerinde bulunan yapılar,
  • 18/11/1983 tarihli ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanununda tanımlanan Boğaziçi sahil şeridi ve öngörünüm bölgesi içinde İmar Kanunu’na ekli kroki ile listede sınır ve koordinatları gösterilen alanlar,
  • İstanbul tarihi yarımada içinde, İmar Kanunu’na ekli kroki ile listede sınır ve koordinatları gösterilen alanlar,
  • 19/6/2014 tarihli ve 6546 sayılı Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Kurulması Hakkında Kanunun 2’nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde belirlenmiş Tarihi Alanlardır.

Belirtilen alanlar imar barışının kapsama alanı dışında yer almaktadır. İstisna yapılardan olmayan ve belirtilen diğer şartların gerçekleştiği yapıların sahipleri imar barışından faydalanarak yapı kayıt belgesi almaya hak kazanmaktadırlar.

Yapı Kayıt Belgesi İptal Edilebilir mi?

Yapı kayıt belgesi, niteliği itibariyle bir idari işlem olup, idare, tesis ettiği bu işlemi iptal edebilir.

Yapı Kayıt Belgeleri Neden İptal Edilmektedir?

İmar barışından faydalanılan dönemde yapı kayıt belgesi başvurularının denetiminin ilgili idari kurum ve kuruluşlar tarafından sıkı bir şekilde gerçekleştirilmediği ve İmar Kanunu Geçici Madde 16’da belirtilen şartların sağlanmadığı ve yukarıda sayılan istisna hallere giren birçok yapının da imar barışından faydalanarak yapı kayıt belgesi alındığı yine aynı idari kurum ve kuruluşlar tarafından günümüzde tespit edilmektedir.  Bunun üzerine idari kurum ve kuruluşlar daha önce yapı kayıt belgesi vererek sağlamış olduğu ve hatalı olduğunu düşündüğü idari işlemlere ilişkin iptal kararı vermektedir. Yapı sahibinin gerçeğe aykırı beyanı yapı kayıt belgesinin iptaline yol açacak sebeplerdendir. Yapı kayıt belgesi, başvurucunun beyanı esas alınarak düzenlenir. Başvurucu, kendisinden istenilen bilgileri ilgili sisteme girerek yapı kayıt belgesi başvurusu yapar. Belge talep edilirken başvuru sahibi tarafından belirtilen beyanların gerçeği yansıtmadığı anlaşılırsa, bu belge iptal edilebilecektir.

Yapı kayıt belgesinin iptaline yol açacak bir diğer sebep de yapının yapım tarihi konusundaki uyuşmazlıktır. Yapı kayıt belgesi, yalnızca 31.12.2017 öncesinde yapılacak yapılar için düzenlenebilir. Şayet, yapının, 31.12.2017’ den sonra yapıldığı tespit edilirse, yapı kayıt belgesi iptal edilir. Yapı maliki ise, yapının 31.12.2017’ den önce yapıldığı iddiasıyla, idarenin iptal işlemine karşı iptal davası açabilir. Bu noktada, yapının hangi tarihte yapıldığı konusunda taraflar arasında hukuki uyuşmazlık doğmuş olur.

Üçüncü kişiye ait olan yapılar için belge alınmış olması ve Hazineye ait bir arsa içerisinde bulunan yapılar için belge alınmış olması da yapı kayıt belgesinin iptal edilmesi sonucuna sebebiyet verebilecektir. İdarenin vermiş olduğu iptal kararı yalnızca ilgili yapının mühürlenmesine ve yıkılmasına yol açmamakta, yap sahibinin cezai sorumluluğunu da doğurmaktadır.

Yapı Kayıt Belgelerine İlişkin İptal Kararları Dava Edilebilir Mi?

İdarenin yapı kayıt belgelerinin iptaline ilişkin kararı idari bir işlem olup ilgili idari kurum veya kuruluşa karşı açılacak ve iptal kararının iptalinin talep edildiği idari dava kapsamında hukuki süreç başlatılabilir. İdari işlemler; yetki, şekil, sebep, konu ve maksat unsurları bakımından hukuka uygun tesis edilmelidir. İdarece, bu unsurlardan biri ve/veya birkaçına uygun hareket edilmeden yapı kayıt belgesinin iptal edilmesi halinde, iptal işlemine karşı dava açılabilecektir.

Hangi Unsurların Eksikliğinde İşlemin İptali İstenebilir?

İptal davaları; idari işlemlerin yetki, şekil, sebep, konu, maksat unsurlarından biri ve/veya birkaçının hukuka aykırı olduğundan bahisle açılan davalardır. Belgenin iptali halinde açılacak iptal davalarında da, incelemenin aynı usulle yapılması gerekir.

Yapı kayıt belgesi, İmar Kanunu gereği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve yetkilendireceği kurum ve kuruluşlar tarafından verilir. Bu belgeyi veren idari makam tarafından iptal edilebilir. Şayet bu kurala uyulmazsa, açılacak iptal davasında, işlemin yetki unsuru bakımından sakat olduğu ileri sürülebilecektir.

Yapı kayıt belgesinin iptali işlemi, yapı sahiplerine usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmelidir. Bu işleme karşı başvurulabilecek itiraz ve yargı yolları, kararda gösterilmelidir. Bu koşullara riayet edilmeksizin alınan kararların şekil/usul unsuru bakımından sakat olduğu ileri sürülebilecektir.

İdari işlemin tesis edilmesine yol açan temel saik olan sebep unsuru ile idari işlemin doğurduğu sonuç olan konu unsuru da, iptal davasında incelenecek olan hususlardır. Aralarında sebep sonuç ilişkisi bulunamaması durumunda işlemin sebep ve konu unsurları bakımından sakat olduğu ileri sürülebilecektir

Yapı Kayıt Belgelerinin İptali Kararına Karşı Davada Süre Hususu ve Görevli/Yetkili Mahkeme 

Yapı kayıt belgesinin iptali kararına karşı iptal davasında görevli mahkeme İdare Mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise iptal kararına ve açılacak davaya konu yapının bulunduğu yer mahkemesidir. İptal davası, iptal kararının tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde açılmalıdır.

Yapı Kayıt Belgesinin İptali ve Cezai Sorumluluk

Yapısına ilişkin yapı kayıt belgesi iptal edilen şahıslar, ilgili karara itiraz etmedikleri ve karar kesinleştikten sonra yapılarını kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya kalırlar. İdarenin bu noktadan sonra atacağı adımlar yapıyı mühürlemek ve ilerleyen süreçte yapıyı kullanılamaz hale getirmek olacaktır. Bu süreçte yapı sahibi maddi zararın yanında cezai bir sorumlulukla da karşı karşıya kalmaktadır. Yapısı hakkında yapı kayıt belgesinin iptaline karar verilen ve imar mevzuatına aykırı bir yapısı olduğu tespit edilen kişiler hakkında Cumhuriyet Savcılığı tarafından Türk Ceza Kanunu m.184’te düzenlenmiş olan İmar Kirliliğine Neden Olma Suçu kapsamında soruşturma başlatılmaktadır. Savcılık yeterli delili elde ettiğine kanaat getirdiği durumlarda soruşturma aşamasından kovuşturma aşamasına geçilmekte ve ilgili kişiler hakkında kamu davası açılmaktadır. Bu nedenle maddi ve manevi bir hak kaybının önlenmesi adına hem idari süreç hem de cezai süreç planlı ve dikkatli bir şekilde yürütülmelidir.

Sonuç

Kanuna uygun bir şekilde imar barışından faydalanılmış ve hakkında yapı kayıt belgesi alınmış yapılar açısından verilen hatalı ve hukuka aykırı iptal kararlarına karşı hukuki süreç başlatılmalıdır. Aksi halde haksız bir şekilde ilgili yapı mühürlenecek ve yıkılacaktır.

Açılacak iptal davasının temelinde yapı sahibinin idarenin iptal kararının hukuka aykırılığını ortaya koyması gerekmektedir. Mahkeme tarafların ortaya sunacağı tüm delilleri birlikte inceleyerek bir sonuca varacaktır. Bu noktada yapı sahibi tarafından yapılan yapı kayıt belgesi başvuru ve ekleri, ilgili yapıda yapılacak keşifler, keşif ve yapıya ilişkin bilirkişi raporu, idare tarafından elde edilen uydu görüntüleri vb. deliller önem taşıyacaktır.

Proje Bilgi Formu

Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.

    Önceki yazıTürkiye’nin markalı konutlara ihtiyacı var
    Sonraki yazıKonut kredisi için hangi kriterler aranıyor?
    Ezgi Kızıl
    Emlakrotasi.com.tr Emlak ve Ekonomi Editörü. 1994 İstanbul doğumlu. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü'nden 2016 yılında mezun oldu.