Aliağa’da çarpık şehirleşme

Aliağa bölgesi çarpık şehirleşmenin sıkıntısını yaşıyor. Kentteki işçilerin konut ihtiyacını karşılayan alanlardan Petkim Lojmanları'nın yıkılmasının tartışıldığı, yaklaşık 4 bin kişilik Çayağzı işçi kampının tümüyle dolduğu bugünlerde, ilçenin her bölgesinde apartman dairelerinin ve boş dükkânların 8-10'ar kişilik barınaklara dönüştürüldüğü görülüyor. Buralarda barınanlar ise iş umudu ile ilçeye gelmiş ya da aradığı işi bulmuş işçiler. 

Aliağa'ya göçle gelen nüfusun mahallelerdeki huzuru bozduğundan şikayetçi olan yerleşik halkın da kim olduklarını bilmedikleri çok sayıda kişinin apartmanlarında yaşamasından muzdarip oldukları ortaya çıktı.
 
İŞÇİNİN GÜCÜ YÜKSEK KİRAYI KARŞILAYAMIYOR

Aliağa'ya sanayi kuruluşlarında çalışmak üzere göçle gelen işçiler arasında yapılan araştırmalara göre, işçilerin birçoğu kiralık ev bulamıyor, var olan sayılı dairelerin yüksek kira bedellerini karşılamaya ise işçinin gücü yetmiyor. Aliağa’nın pek çok sokağında kalabalık işçi gruplarının barınağı olarak kullanılan kimi dükkandan bozma, kimi daire, kimi de 3-4 katlı apartmanların tümü mahalleli tarafından yadırganıyor. Özellikle Anadolu'nun farklı bölgelerinden kente plansız bir şekilde getirilen işçilerin yaşadığı ‘toplumsal yaşama adaptasyon’ sorununa dikkat çekenler, sosyal ilişkilerin eşitsiz bir temelde yaşandığı pek çok ülke gibi Türkiye'de de pratiğin teoriyi zorladığını kaydettiler. işçi sendikası yetkilileri, Türkiye gibi ülkelerde, işçilerin hem kendi masraflarını karşılayabilecekleri kadar bir gelir elde edebilecekleri hem de sosyal anlamda kendilerini yetiştirebilecekleri bir iş bulma olanaklarının son derece kısıtlı olduğunu belirtiyorlar. Aliağa'da çalışan işçiler ve yerleşik nüfus arasında yapılan araştırmalarda, işçilerin Çayağzı kampında yaşayan bir kısmının yaşam alanını tercih edebilme şansına sahip olduğu görülürken, 10-15 kişi aynı dairede kalmak zorunda olan işçilerin ortak beklentilerinin "Yaşamlarına devam edebilmeleri için gerekli parayı kazanmak, bunu yaparken de barınabilecek bir yere sahip olmak" olduğu ortaya çıktı.
 
İŞÇİLER YAŞAM KOŞULLARINI ANLATIYOR 

Kültür Mahallesi'nde dükkan olarak tasarlanmış bakımsız bir meskende tam 12 kişi barınıyor. İkiye bölünmüş bu yerde kimi ranza kimi de yer yatağı şeklinde altışarlı yatma yerleri var. İşçiler gece olup da uyuyamadıkları zaman divan üzerine uzanıp TV izleyebiliyor. Balkonu yeşil tente ile kapatılmış bu yerde mutfağa dönüştürülmüş küçük bir alan yer alıyor. Mutfak çay, kahve, su ve kahvaltılık malzemeler ile bir kaç kap kacaktan oluşuyor. İşçilerin yemek ihtiyacı yakındaki bir lokanta ile anlaşılarak çözülmüş. İşçiler, Star Rafinerisi’ne ait kalabilecekleri bir kampın olduğunu, ancak oranın katı disiplin uygulamaları nedeniyle bir nevi açık hava cezaevine döndüğünü söylüyor. Rahatça gezmek, kahveye çıkmak, uzanmak ya da sigara içmek istediğinde çarşıya çıkıp gelmek gibi eylemlerin hepsi izine bağlı olduğu için tercih etmemişler. "Her yer güvenlik, adım atsan müdahale. Onu yapma, oraya gitme. Sigara içmek için konteynır var başka yerde içilmez. Denize girmek yasak. Giriş çıkış belli saatlerde. Burada öyle değil. Gurbetçi adamız dinlenmek istediğimizde rahatça uzanıyor veya kahveye, parka gidip bu şekilde stres atabiliyoruz" diye anlatıyorlar burada kalma tercihlerini.

Grubun en yaşlısı emekliliğe 2 yılı kalmış, askerden yeni dönmüş oğlu ile beraber çalışan bir işçi. "Bazı yerlerde bazı kurallar şart. En azından 4 bin kişinin kaldığı yerde kavga çıkmaması için, 10 bin kişinin çalıştığı yerde kaza olmaması için. Bu kuralları anlayabiliyorum, bence doğru kurallar" diyor. Neredeyse hepsinin 15'erli kaldığı yerleri taşeron firmalar tutuyor. Yemek kalacak yer ve ulaşım firmaya ait. Apartman dairelerinde toplu kalan işçiler neredeyse mülteci statüsünde. "Kampta işçi başına 60 lira maliyet hesaplanmış. Görünürde firma bir ev tutuyor, yemek firması ile anlaşıyor ve ucuza getirmeye bakıyor " diyor işçiler.

PETROL-İŞ İŞÇİYE VERİLEN DEĞERİ SORGULUYOR

Şu an Aliağa’da yaklaşık 4 bin kişilik Çayağzı işçi kampı, 300 kişilik Güzelhisar'daki Hindistanlı işçilerin kaldığı kamp mevcut. Yaklaşık 5 yüz kişilik konteynır kamp yapılacağı söyleniyor. Özel teşebbüs, kiralama yöntemi ile çalıştıracak. Bu kamp kalıcı olabilir, şayet Aliağa bu hızda büyürse. Bütün bunlar yaşanırken Aliağa'da ev kiraları ulaşılamayacak boyutta artmış durumda. Buna rağmen ev bulmak zor değil, neredeyse imkansız. Bin 300 liraya ALOSBİ'de fabrikada çalışan bekar bir işçi 3 aydır ev aradığını ama bulamadığını söylüyor.
 

Proje Bilgi Formu

Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.

    Önceki yazı3.Havalimanı metro hattı ihaleye çıkıyor
    Sonraki yazıTuzla’ya 232 TOKİ konutu
    Yıldıray Gökkaya
    1975 İzmit doğumlu, 1996 İstanbul Üniversitesi mezunu, emlakrotasi.com.tr'nin kurucusu ve yayın yönetmeni. YeniBirlik Gazetesi Ekonomi ve Emlak Editörü.